osmanlı Teması
RSS
Siteye Giriş Favoriler
  • Büyük Tutkular Yeteneğinide Kendisi Yaratır.(Fatih Sultan Mehmed Han)
  • Davamız Kuru Bir Cihangirlik Davası Değildir Davamız Bilakis İslam Davasıdır(Ertuğrul Gazi)
  • Osmanlılar Kainat Tarihinin Gördüğü En Büyük İmparatorluklardan Birini Kurdular.
  • Osmanlı Başarısının İki Sebebi: Devlet Teşkilatında Mükemmellik Ve Askeri Teknikteki Üstünlük İdi.
  • Osmanlı Başarısının Asıl Sebebi: Adalet Düzenindeki Üstünlük Ve İnsaniliktir.
  • Osmanlı Bu Gün: Dünyanın Geri Kalan Devletleri Toplam Gücü Üzerinde Bir Kudrete Sahiptir.

Enver Paşa yı Harbiye Nazırlığına kimler getirdi?

Harbiye Nazırlığına kimler getirdi?
Harbiye Nazırlığına kimler getirdi?
Harp Akademisini dereceyle bitiren Enver Bey askerlik görevine Selanik’te bulunan 3.Ordu’da başlamıştı. Manastır ve Üsküp gibi Balkan topraklarında görev yapan Enver Bey özellikle Bulgar çetelerine karşı önemli mücadeleler vermişti. Onun bu faaliyetleri kendisinde milliyetçi fikirlerin güçlenmesinde önemli rol oynamıştı. Bu tarihlerde Paris’te oluşmaya başlayan Jön Türk Hareketinin Selanik’teki kolu olan Osmanlı Hürriyet Cemiyetine ( daha sonraki adıyla İttihat ve Terakki Cemiyeti) katıldı. İttihat ve Terakki cemiyetinin 12.üyesi olarak cemiyete dahil olan Enver Bey Manastır şubesini kurmak ile görevlendirildi. Böylece cemiyet içerisindeki yükselişi de başlamış oldu.



Meşrutiyetin ilanı ile Osmanlı devletinin çöküşten kurtulabileceğini düşünen İttihat ve Terakki Cemiyeti 1908 yılında bunu bir ihtilal ile gerçekleştirme yoluna gitti. 12 Haziran’da Resneli Niyazi Bey’in dağa çıkarak başlattığı isyana katılan Enver Bey isyanın başarıya ulaşmasında etkili oldu. Dağa çıkan subaylar arasında en kıdemlisi olması ve meşrutiyetin ilan edilmesinde büyük katkıları olmasından bir anda Hürriyet Kahramanı haline geldi.
Meşrutiyetin ilanının ardından İttihat ve Terakki cemiyetinin ülke yönetiminde etkisi arttıkça Enver Bey de hem cemiyet içerisinde hem de ordu içerisinde hızlı bir şekilde yükseldi. Enver Bey, meşrutiyetin ilanının ardından Makedonya Genel Müfettişliği, Berlin Askeri Ataşeliği gibi görevlerde bulundu. 31 Mart isyanını bastıran Hareket ordusunda kurmay başkanı olarak görev aldı. Arnavutluk isyanında, Trablusgarp’ta İtalyanlara karşı direnişte ve daha sonra da Balkan savaşlarında mücadele etti. Balkan savaşında yaşanan bozgunun ardından Kamil Paşa hükümetinin Edirne’yi Bulgarlara bırakacağı iddiasıyla Babıali hükümet baskınını tertip etti.( 23 Ocak 1913 ) Enver Bey ve cemiyet üyeleri Babıali’yi (hükümet merkezini) basarak Sadrazam Kamil Paşaya istifasını imzalattı ve padişahı ziyaret ederek Mahmut Şevket Paşa’nın sadrazam olmasını sağladı. Babıali baskını ile iktidar artık tamamen İttihat ve Terakki Cemiyetinin eline geçmiş oldu. İktidarı ele geçiren İttihatçıların ilk amacı Bulgarların eline geçmiş olan Edirne’yi geri almaktı. Baskına da gerekçe olan Edirne, Bulgar ordusunun diğer cephelerde savaşmasının getirdiği şansla Enver Bey tarafından alındı. Enver Bey artık Edirne Fatihi idi.

Babıali baskınını gerçekleştirdiği sırada Kaymakam ( binbaşı) rütbesinde olan Enver Bey, Edirne Fatihi olarak Aralık 1913’te Miralaylığa terfi etti. 1 Ocak 1914’te Mirliva yapılarak generalliğe yükseltilen Enver Bey, 6 Ocak 1914’te ise Harbiye Nazır Vekili ve Erkan-ı Harbiye Umumiye Reisi (Genelkurmay Başkanı) getirildi. Babıali baskınındaki liderliği ve Edirne’yi Bulgarlardan geri alması onu İttihat ve Terakki içinde askeri kanadın en güçlü kişisi haline getirirken Erkan-ı Harbiye-i Umumiye Reisliğine çıkışının da yolunu açıyordu.



Ancak 34 yaşındaki bir subayın kısa süre içerisindeki bu yükselişi nasıl gerçekleşti ? Enver Bey’in yükselişinde kendine duyduğu aşırı güven ve ordunun mutlak gücüne inanışı önemli bir etkendi. Enver Bey'in şu ifadeleri zihni yapısını aksettirmesi açısından çarpıdır: ‘Devleti kontrol edebilmemiz için parlamentonun lüzumuna inanıyorum ama, iç sulh için hükümet Neron’dan daha sert olmalı”.. “ Asker olarak ben ordunun mutlakiyetine inanırım….iktidarı paylaşmak isteyen bütün vasat kafaları ezmek lazım, bir Fransız çok doğru söylüyor: Cumhuriyetten önce Fransa’da tek despot vardı, şimdi yüzlerce”. Bu anlayışa sahip bir subayın tabiî ki en büyük amacı Erkanı Harbiye Reisliğine yani ordunun başına geçmek olacaktı. Enver Bey Erkanı Harbiye Reisi olma isteğini Sadrazam Said Halim Paşanın yüzüne şu cümlelere ifade ediyordu: “ Bu memlekete malum-ı devletlerinizdir ki her türlü hareket ordudan başlar…Ordu başta sevilen,sayılan ateşli ve hareketli insanlar ister.Böyle yaşını başını almış,her türlü hareketinden aciz kimselerle bu iş idare edilemez”

Enver Bey’in kendine olan bu güveni boşuna değildi. Cemiyet içerisindeki Fedailer grubu kendisine tam destek vermekteydi. Fedailer gurubu meşrutiyetin ardından İttihat ve Terakkiye karşı olan birçok sivil ve asker kişiyi suikastlarla ortadan kaldıran ve böylece muhalifleri sindiren bir gruptu. 1913 yılının sonlarına gelindiğinde 10 kişiden oluşan bu Fedailer grubu kendi arasında yaptığı bir toplantıda ordunun başına Enver Bey’in getirilmesini oy birliği ile kabul etti. Bu seçim Enver Bey’in Harbiye Nezaretine getirilmesinde onun diğer başarıları kadar rol oynadı. Cemiyetin diğer liderlerinden olan Talat Paşa’nın açık muhalefetine karşı Enver Bey kısa bir süre içinde Harbiye Nezaretine getirildi. Böylece bir sene içinde binbaşılıktan genelkurmay başkanlığına yükselmiş oldu. Ordunun ve ülkenin kaderi eline geçti.

Geri
Henüz yorum yapılmamıştır.

Oylar:
Average members rating (out of 10) : Henüz Oylanmamış   
Votes: 0