osmanlı Teması
RSS
Siteye Giriş Favoriler
  • Büyük Tutkular Yeteneğinide Kendisi Yaratır.(Fatih Sultan Mehmed Han)
  • Davamız Kuru Bir Cihangirlik Davası Değildir Davamız Bilakis İslam Davasıdır(Ertuğrul Gazi)
  • Osmanlılar Kainat Tarihinin Gördüğü En Büyük İmparatorluklardan Birini Kurdular.
  • Osmanlı Başarısının İki Sebebi: Devlet Teşkilatında Mükemmellik Ve Askeri Teknikteki Üstünlük İdi.
  • Osmanlı Başarısının Asıl Sebebi: Adalet Düzenindeki Üstünlük Ve İnsaniliktir.
  • Osmanlı Bu Gün: Dünyanın Geri Kalan Devletleri Toplam Gücü Üzerinde Bir Kudrete Sahiptir.

Giray Hanedanlığı Tarihi

Giray hanedanlığı osmanlı imparatorluğu ve osmanoğlullarına bağlı bri devlet olarak hayatını devam ettirmektedir.Ancak İstanbul'da Giray hanzadeleri neler yapmaktadır?
Giray hanedanlığı osmanlı impara...
Kırım Hanlığı veya Kırım Yurdu 1441-1783 yılları arasında Kırım'da hüküm sürmüş Kırım Tatar devletiydi. Altın Orda'nın yerini alan dört Hanlıkların en uzun süre hüküm süreni idi. 1475'ten 1774 yılında Küçük Kaynarca Antlaşması'nın imzalanışına kadar Osmanlı İmparatorluğu'na bağlı kaldı.

Tarihi

13. ve 14. yüzyıllarda Rusya'nın içlerine ve Kıpçak Bozkırı (Deşt-i Kıpçak)'na ilerleyen Tatar kabileleri, göçebe yaşamlarını bırakarak Kırım'a yerleşiyordu. Altın Orda'nın yıkılmasından sonra bu bölgede başlayan hakimiyet kurma yarışı Cengiz Han'ın oğullarından Cuci'nin küçük oğlu Toka Temür soyundan gelen ve Tatarları yöneten Hacı Giray tarafından kazanıldı.

Litvanya'da; 15. yüzyılın başlarında bir grup Tatar'ın Kral Vitold'un yönetimindeki Litvanya'ya sığındığı dönemde doğmuştu. Büyüdükten sonra, "Şirin" kabilesinin yardımyla Kırım'da hakimiyet kurdu. 1441 tarihinde kendi adına para bastırdı. Hanlığın kuruluş tarihi bu yüzden 1441 kabul edilir.

İlk yıllar

Hacı Giray ölünce oğlulları Mengli ile Nur Devlet arasında taht kavgası yaşandı. 1475'te bölgeyi fetheden Gedik Ahmet Paşa ile Osmanlılar duruma el koydu ve Mengli Giray, han ilan edildi.


Kırım kuvvetleri, bir Osmanlı savaşına ilk defa, Sultan II. Bayezid'in, 1484'teki Akkerman Seferi'nde katıldılar. 1502'de ise Mengli Giray Saray'a hücum etti ve Altın Ordu Hanlığı'na son büyük darbeyi vurdu. Bundan sonra Kırım Hanlığı, Altın Ordu topraklarında hakimiyet kurmaya başladı, Kazan ve Astrahan Hanlıkları da ele geçirildi. Bu ise Moskova Knezliği ile rekabete sebep oldu.

1521'de Mehmed Giray, Moskova'yı kuşatıp, Rusları yenerek onları vergiye bağladı. Ruslar, vergiyi, I. Petro zamanına kadar ödediler.

1551'de tahta geçen I. Devlet Giray, 1571'de başarılı bir seferle Moskova'yı kuşattı. Çerkezler, Nogaylar ve Kıpçaklar gibi halklardan oluşan büyük ordusuyla Rusları yendi ve Moskova'yı yaktı (Moskova Yangını). Bu seferden sonra Devlet Giray, ertesi yıl için tüm Rusya'yı içine alan büyük çaplı bir fetih planı hazırladı, ama 1572'de Moskova'nın 60 km güneyinde, Molodi'de uğranılan büyük yenilgi üzerine plan iptal oldu (Molodi Savaşı).

Bu dönemde ayrıca Moskova'ya karşı savaşçı ve tampon bölgelerde yaşayacak nüfus olarak birçok Türk boyu hanlık topraklarına yerleştirildi. Özellikle 16. yüzyılda Tatar orduları bugünkü Belarus,Polonya ve Moldova'nın bulunduğu topraklara çokça sefer düzenledi.Güneyde ise Don-Volga Projesi'ne destek olundu.

Devlet Giray'ın 1577'de ölümünden sonra, Kırım'da taht mücadelesi başladı. 1588 tarihinde tahtı "Bora" lâkaplı II. Gazi Giray ele geçirdi. Gazi Giray Han 1591'de Moskova üzerine yürüdü, büyük başarılar kazandı ve Ruslar bir kez daha vergi ödemeye mecbur kılındı. Rus milleti ancak bu tarihten sonra güney isteplerinde savunma tedbirleri almaya başlayabildi. II. Gâzi Giray, Osmanlı-Avusturya savaşlarında büyük başarılar kazandı, Macaristan seferlerine katıldı ama 1607'de vebadan öldü. 17. yüzyıl ortalarına gelirken de hem Rus Ordularıyla hem de başıbozuk birliklerle yağmalara girişen Kozaklarla mücadele edildi.

Ruslarla yapılan 1676-81 Savaşı sonunda, Osmanlı Devleti, Ruslarla görüşme yapma yetkisini Kırım Hanlığı'na verdi. Kırım Hanı Murat Giray da Ruslarla 20 yıllık bir barış imzaladı.

Çöküş

17. yüzyılın sonlarına gelirken Moskova çarlığı artık güçlü bir devlet olan Rus İmparatorluğu hâline gelmişti; Tatarlar için artık Moskova'yı yağmalamak veya vergiye bağlamak çok zordu. Moskova dışında ise Lehistan oldukça güçlenmiş, Rusya'nın her yerine yayılan Kozaklar ise devamlı akınlarda bulunacak konuma gelmişlerdi.

II. Viyana Kuşatması'nda da Murat Giray ve Kırım Ordusu Osmanlılara yardıma gelmiştir; ama bazı kaynaklar bu kuşatmada Murat Giray'ın Viyana'yı kurtarmaya gelen Lehlerin önünü bilerek kesmediğini yazar, yani kuşatmanın başarısızlığı Murat Giray'a mâl edilir.[kaynak belirtilmeli] (Bu bilgi tam olarak doğrulanmış değildir.) Viyana başarısızlığından sonra Murat Giray azledildi ve II. Hacı Giray tahta geçti. II. Hacı Giray'ın çok kısa süren hanlığından sonra, 1684'te tahta geçen ve parlak bir hükümdâr olan I. Selim Giray, Kutsal İttifak güçlerinin Osmanlı Devleti'ne karşı giriştiği savaşlarda önemli rol oynadı; Rusların Kırım Seferleri'ni, Lehlerin 1687-1688 seferlerini püskürttü, dört kez geçtiği Kırım tahtında büyük başarılar elde etti.

Selim Giray'ın başarılarına rağmen Osmanlı Devleti bu savaşları kaybedip Karlofça Antlaşması'nı imzaladı. Sonraki dönemlerde Osmanlı'nın Avrupa karşısında gerilemesi ve Rus Çarlığı'nın büyük yükselişi Kırım'ı oldukça etkiledi.

1735-1739 Osmanlı-Rus Savaşı içerisinde, 1736'da, Ruslar Bahçesaray'a kadar inip bölgeyi yağmaladılar.

1768-1774 Osmanlı-Rus Savaşı'nda; Besarabya 1770'lerde, Kırım Yarımadası da 1771'de, Ruslar tarafından işgal edildi. Bu saldırılara Kırım Giray karşı koymaya çalıştı. Savaşı sona erdiren 21 Temmuz 1774 tarihli Küçük Kaynarca Antlaşması ile Kırım, Osmanlı himayesinden çıkartılıp bağımsız hale getirildi. Sadece dînî işler için Osmanlı halifesinin yetkisi tanındı.

1777'de Rus yanlısı olarak bilinen Şâhin Giray tahta geçti, Osmanlı yanlısı olan II. Bahadır Giray, hanlık mücadelesinde Şahin Giray'ı yenemedi. Bu dönemde Ruslar bölgeye çokça Slav göçmen yerleştirdiler. 1779'da imzalanan Aynalıkavak Tenkihnamesi ile, Kırım hanlarının serbestçe seçilmesi, Rus askerlerinin Kırım'dan çekilmesi, Osmanlı Devletinin Şahin Giray'ı tanıması maddelerini kabul edildiyse de Ruslar antlaşmaya uymadı. 1783'te II. Katerina'nın emriyle Kırım işgal edildi. Artan Rus etkisine karşı halk ayaklandı ve Bahadır Giray tahta geçirildi, Şahin Giray ise Ruslar'a sığındı; 1785'te Şahin Giray Rus Ordusu'nu arkasına alarak Kırım'a geri geldi. Daha sonra Ruslar'dan istediğini bulamayıp İstanbul'a sığındıysa da önceki hareketlerinin bedeli olarak Rodos'a sürülüp orada idam edildi.

Osmanlı Devleti Kırım'a giren Rus Ordusu'na karşı yeni bir savaşa giriştiyse de başarılı olamadı ve 1792'de Yaş Antlaşması ile Kırım'ın Rusya'ya ilhâkını kabul etti.
Kırım Hanlığı

Kırım Hanlığı'nın ilk başkenti Salaçık'tı, 1532'de I. Sahip Giray başkenti Bahçesaray'a taşıdı. Hanlık buradaki "Hansaray"dan yönetiliyordu.

Osmanlılar Kırım Yarımadası'nın kıyılarını Cenevizliler'den alıp, buraları Kefe Sancağı'na bağlarken, Kırım Hanlığı da geride kalan bölgeyi; kuzeydeki bozkırları ve bugünkü Ukrayna'daki bazı şehirleri yönetiyordu. Kırım Hanı Osmanlı sultanı tarafından atanmıyor, ama başa geçmek için sultandan onay alıyordu.

Kırım Osmanlılar için daha çok müttefik devlet statüsündeydi; Kırım hanları, kendi adlarına para bastırıyor ve kendi adlarına hutbe okutuyorlardı. Osmanlılar da Ukrayna bozkırlarının sadece Kırım yönetimine ait olduğunu kabul ediyordu. Osmanlılar Kırım Hanlığı'ndan vergi almıyor, hatta seferlerde başarılı olurlarsa onlara vergi bile ödüyorlardı.

Kırım Hanlığı dış ilişkilerinde bağımsız bir devlet gibi davranabiliyordu; 16. ve 17. yıllarda Moskova'ya karşı Lehistan ve Kozaklar ile yapılan ittifaklar bunu doğrular niteliktedir.

Hanlık 18. yüzyıla kadar Osmanlı Devleti'nin herhangi bir etkisi değerlendirmeye alınmadığında bile Avrupa'nın en önemli güçlerinden biriydi

Geri
Henüz yorum yapılmamıştır.

Oylar:
Average members rating (out of 10) : Henüz Oylanmamış   
Votes: 0