2014-04-24 16:28
Osmanlı Ansiklopedisi / Ansiklopedik Bilgi N Bölümü / Nedim
Nedim
Nedîm lakabını sonradan aldı. Babası Kâdı Mehmed Efendi, annesi ise Karaçelebizâde ailesinden Sâlihâ Hâtûn’dur.
Nedîm, İstanbul’da kültürlü bir muhitte büyüdü. Zamanın büyük hocalarından kuvvetli bir medrese tahsili görerek yetişti. Arab, Fars dil ve edebiyatlarını öğrendi. Şeyhülislâm Ebezâde Abdullah Efendi’nin de bulunduğu bir imtihanda üstün başarı göstererek iyi bir dereceyle müderris oldu. Bu yıllarda şiir yazmaya başlayan Nedîm, Şehîd Ali Paşa’ya, 1713’de sadrâzam olması ve 1715’de Mora zaferini kazanması gibi vesilelerle kasîdeler sundu. Edebiyat çevresinde tanınmaya başladı.
Ali Paşa’nın 1716’da Varadin’de şehîd olmasından sonra İbrâhim Paşa’ya; mirahûrluk görevine tâyini, rikâb-ı hümâyûn kaymakamlığına getirilmesi, Pasarofça andlaşması, sadrâzam olması vesîleleriyle sunduğu kasîdeler ve düşürdüğü târihlerle kendini tanıtıp, 1720 yılında Paşa’nın özel kitaplığının müdürlüğüne getirildi.
İlmiyle de kendisini göstermeye başlayan Nedîm, bu yıllarda, Müneccimbaşı Târihi’ni Türkçe’ye çevirecek komisyona dâhil edildi. 1723 yılı Ramazan’ından itibaren sadrâzam Dâmâd İbrâhim Paşa’nın konağında Beydâvî tefsiri dersleri verdi. Bu derslerindeki başarısı sebebiyle İbrâhim Paşa onu sultan üçüncü Ahmed Han’a tanıttı.
Bu târihlerden sonra Nedîm iyice tanınmaya başladı. 1726’da Mahmûdpaşa mahkemesi naibliğine getirildi. Behâeddîn-i Aynî’nin umûmî İslâm târihi olup, Kaşgarlı Mahmûd’un Dîvân-ı Lugat-it-Türk’ünden me’hazlar aldığı....
Nedîm, İstanbul’da kültürlü bir muhitte büyüdü. Zamanın büyük hocalarından kuvvetli bir medrese tahsili görerek yetişti. Arab, Fars dil ve edebiyatlarını öğrendi. Şeyhülislâm Ebezâde Abdullah Efendi’nin de bulunduğu bir imtihanda üstün başarı göstererek iyi bir dereceyle müderris oldu. Bu yıllarda şiir yazmaya başlayan Nedîm, Şehîd Ali Paşa’ya, 1713’de sadrâzam olması ve 1715’de Mora zaferini kazanması gibi vesilelerle kasîdeler sundu. Edebiyat çevresinde tanınmaya başladı.
Ali Paşa’nın 1716’da Varadin’de şehîd olmasından sonra İbrâhim Paşa’ya; mirahûrluk görevine tâyini, rikâb-ı hümâyûn kaymakamlığına getirilmesi, Pasarofça andlaşması, sadrâzam olması vesîleleriyle sunduğu kasîdeler ve düşürdüğü târihlerle kendini tanıtıp, 1720 yılında Paşa’nın özel kitaplığının müdürlüğüne getirildi.
İlmiyle de kendisini göstermeye başlayan Nedîm, bu yıllarda, Müneccimbaşı Târihi’ni Türkçe’ye çevirecek komisyona dâhil edildi. 1723 yılı Ramazan’ından itibaren sadrâzam Dâmâd İbrâhim Paşa’nın konağında Beydâvî tefsiri dersleri verdi. Bu derslerindeki başarısı sebebiyle İbrâhim Paşa onu sultan üçüncü Ahmed Han’a tanıttı.
Bu târihlerden sonra Nedîm iyice tanınmaya başladı. 1726’da Mahmûdpaşa mahkemesi naibliğine getirildi. Behâeddîn-i Aynî’nin umûmî İslâm târihi olup, Kaşgarlı Mahmûd’un Dîvân-ı Lugat-it-Türk’ünden me’hazlar aldığı....
Devamını görmek için lütfen giriş yapınız veya Üye Olunuz.