2012-02-01 20:31
Tarih Haber / kadınlar sahnede
kadınlar sahnede
Ankara Devlet Tiyatrosunun yeni yapıtı ''Kafes Arkasında'', geleneksel Türk Tiyatrosunun asırlık tadını sahneye getiriyor. Başkentte ilk kez sahnelenecek eserin yönetmeni geleneksel tiyatro üzerine uzun yıllardır çalışmaları olan Münir Canar. Dekor Tasarımı Güven Öktem'in, kostümlerini Sevgi Türkay'ın hazırladığı yapıtın ışık düzeni Burhanettin Yazar'ın imzasını taşıyor. Koreografisini Deniz Çığ'ın üstlendiği eserin yönetmen yardımcısı Ulaş Ersoy.
Eserde; İsmet Numanoğlu, Caner Gezener, Cengiz Uzun, Özgür Öztürk, Ergin Özdemir, Teoman Gülen, Özgür Cengiz, Tunç Yıldırım, Ulaş Ersoy, Pervin Ünal, Selma Bayraktargil, Eda Aydınlı, Eylül Aktürk, Rıza Eliaçık, Savaş Tamer, Erdal Karakurt, Özgür Günay, İbrahim Korumaz, Burak Aksoy, Petek Ocakçı, Ayça Korumaz, Semra Morgil, Eda Hakoğlu, Figen Özdemir, Korhan Enis Yavuz, Mehmet Tolga Günay ve Suzan Arslan rol alıyor.
Osmanlı imparatorluğunun son dönemlerinde geçen, ikili ilişkilerin, hoşgörüsüzlük ve yer yer yaşanan ahlak sorunlarının geleneksel tiyatroya özgü mizahi bir dille anlatıldığı oyun, Musahipzade Celal tarafından 1929 yılında kaleme alındı.
Eğlendirici, öğretici, çağdaş topluma uygun, eski töre ve gelenekleri eleştiren, Anadolu ve Batı kültürlerini bir arada ele alırken taşlamalarla bunu izleyiciye sunan Musahipzade Celal'in bu oyununun her bölümü farklı bir olayı ele alıyor.
Ortaoyunu özellikleri de sergileyen eser, 16 eşi olan, bunların 12'si ölen, sonunda elinde kalan 4 karısından da 1'ini daha yitirince 3 karısı kalan ve yeni bir eş daha aramaya başlayan Hacı Davut'un öyküsünü konu alıyor. Müzik ve danslarla da süslenen yapıtın konusu kısaca şöyle:
''Naciye, kimsesi olmadığı için teyzesi Hasene ile oturmaktadır. Hasene, Hacı Davut adlı bir adamla evlidir. Hacı Davut, dört karısı olması nedeniyle övünmektedir. Bunun bir sebebi de şimdiye kadar onun ''boş ol'' dediği karısı olmayışıdır. Daha önceki 14 karısı öldükleri için yeniden evlenmiştir. 4 karısından 1'i daha öldüğü için de yeni bir eş arayışında olan Hacı Davut, karılarını bulundukları evde kilit altında tutmaktadır. Böylelikle namusluların en namuslusu o olabilmektedir.
Karılarını kilit altında tutması da aslında çevredekilerin Hacı Davut'tan nefret etmesine neden olur. Hatta kadınlarla evlenip, ölmelerine neden olup, onların paralarını harcadığını bile söylemektedirler. Teyzesiyle yaşayan Naciye de Hacı Davut;un uyguladığı mahpusluktan şikayetçidir. Komşu evin oğlu Sabri ile uzaktan uzağa karşılıklı bir aşk yaşayan, ancak bunu gizli tutan genç kızın başı Hacı Davut'un onu bir başkasıyla nikahlamaya çalışması üzerine daha da derde girer. Genç kızın sevgilisi Sabri'nin bunu duyup Hacı Davut'un peşine düşmesi ile işler daha da karışır. Bu arada, Hacı Davut'un çok namuslu olduğunu düşündüğü diğer eşlerinin aslında eve birilerini aldığının anlaşılması da olayların üzerine tuz biber eker. Yıllarca eve kapatılan, her şeyden mahrum edilen kadınlar aslında Hacı Davut'a yanlış bir yolla da olsa ders vermiştir.''
Oyun, şubat ayı ortasına kadar Altındağ Devlet Tiyatrosunda başkentli sanatseverlerle birlikte olacak.
Eserde; İsmet Numanoğlu, Caner Gezener, Cengiz Uzun, Özgür Öztürk, Ergin Özdemir, Teoman Gülen, Özgür Cengiz, Tunç Yıldırım, Ulaş Ersoy, Pervin Ünal, Selma Bayraktargil, Eda Aydınlı, Eylül Aktürk, Rıza Eliaçık, Savaş Tamer, Erdal Karakurt, Özgür Günay, İbrahim Korumaz, Burak Aksoy, Petek Ocakçı, Ayça Korumaz, Semra Morgil, Eda Hakoğlu, Figen Özdemir, Korhan Enis Yavuz, Mehmet Tolga Günay ve Suzan Arslan rol alıyor.
Osmanlı imparatorluğunun son dönemlerinde geçen, ikili ilişkilerin, hoşgörüsüzlük ve yer yer yaşanan ahlak sorunlarının geleneksel tiyatroya özgü mizahi bir dille anlatıldığı oyun, Musahipzade Celal tarafından 1929 yılında kaleme alındı.
Eğlendirici, öğretici, çağdaş topluma uygun, eski töre ve gelenekleri eleştiren, Anadolu ve Batı kültürlerini bir arada ele alırken taşlamalarla bunu izleyiciye sunan Musahipzade Celal'in bu oyununun her bölümü farklı bir olayı ele alıyor.
Ortaoyunu özellikleri de sergileyen eser, 16 eşi olan, bunların 12'si ölen, sonunda elinde kalan 4 karısından da 1'ini daha yitirince 3 karısı kalan ve yeni bir eş daha aramaya başlayan Hacı Davut'un öyküsünü konu alıyor. Müzik ve danslarla da süslenen yapıtın konusu kısaca şöyle:
''Naciye, kimsesi olmadığı için teyzesi Hasene ile oturmaktadır. Hasene, Hacı Davut adlı bir adamla evlidir. Hacı Davut, dört karısı olması nedeniyle övünmektedir. Bunun bir sebebi de şimdiye kadar onun ''boş ol'' dediği karısı olmayışıdır. Daha önceki 14 karısı öldükleri için yeniden evlenmiştir. 4 karısından 1'i daha öldüğü için de yeni bir eş arayışında olan Hacı Davut, karılarını bulundukları evde kilit altında tutmaktadır. Böylelikle namusluların en namuslusu o olabilmektedir.
Karılarını kilit altında tutması da aslında çevredekilerin Hacı Davut'tan nefret etmesine neden olur. Hatta kadınlarla evlenip, ölmelerine neden olup, onların paralarını harcadığını bile söylemektedirler. Teyzesiyle yaşayan Naciye de Hacı Davut;un uyguladığı mahpusluktan şikayetçidir. Komşu evin oğlu Sabri ile uzaktan uzağa karşılıklı bir aşk yaşayan, ancak bunu gizli tutan genç kızın başı Hacı Davut'un onu bir başkasıyla nikahlamaya çalışması üzerine daha da derde girer. Genç kızın sevgilisi Sabri'nin bunu duyup Hacı Davut'un peşine düşmesi ile işler daha da karışır. Bu arada, Hacı Davut'un çok namuslu olduğunu düşündüğü diğer eşlerinin aslında eve birilerini aldığının anlaşılması da olayların üzerine tuz biber eker. Yıllarca eve kapatılan, her şeyden mahrum edilen kadınlar aslında Hacı Davut'a yanlış bir yolla da olsa ders vermiştir.''
Oyun, şubat ayı ortasına kadar Altındağ Devlet Tiyatrosunda başkentli sanatseverlerle birlikte olacak.