Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde bugüne kadar çok sayıda cami mihrap, minber ve şadırvanına imza atan mermer ustası Aydın Korkmaz, şimdi Nazilli'ye Osmanlı çeşmesi yapıyor.

Aydın Korkmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yonutaş ustası olan babası Nuri Korkmaz'ın 1940'lı yıllarda Bey Cami'nin bahçe duvarlarını ve yıkılan şerefesinden üst kısmını yapmak için Afyon Sandıklı'dan Aydın'a geldiğini anlattı.

Daha önce Burdur'da Atatürk Büstü kaidesi ve Karadeniz Divriği ve Antalya'da taş minareler yapan babasının kente geldikten sonra mevcut postane binasına imza attığını kaydeden Korkmaz, İş Bankası, Ticaret Lisesi taş binası, Halk Bankası, Ortaklar Öğretmen Okulu'nun sinema binasında da babasının işçiliğinin bulunduğunu söyledi.

Cihanoğlu Cami'nin merdivenleri ve restorasyonu, Ramazanpaşa Cami minaresinin yenilenmesi gibi işleri de babasının yaptığını belirten Korkmaz, "Babam Aydın'a geldiği dönemlerde eli çantalı, seyyar bir ustaydı. Ancak 1967'den sonra makineli ve yerleşik döneme geçiyor. Babam, 1967-70 yılları arasında Aphrodisias'ta Prof. Kenan Erim ile ilk sütunları dikmişti. Babamla birlikte ben de 1970'li yıllardan bu yana işin içindeyim. Babam ile birlikte yaklaşık 102 cami mihrap, minber kürsü ve şadırvanını yaptık. Daha sonra evlatları olarak işi biz devraldık. Kardeşlerim bıraktı, şuanda babamın mirasını sadece ben devam ettiriyorum" dedi.

Aydın'da Nasuhpaşa Külliyesi'nin şadırvan ve kemerlerini yaptığını anlatan Korkmaz, şöyle devam etti:

"Aşağı cepheye bakan kapının aynısını yukarı cepheye yaptık. Karetepe Şehitliği, Gözpınarı Şehitliği, Çete Ayşe'nin mezarı, şimdi de Çiftlik Köyü'ne Çete Kübrasına anıt çeşme yapıyorum. Bunun da içini soğutuyoruz. Torbalı'da önceki yıl Kutlu Doğum Anıtı, içi mukarnaslı gelin çeşmesi yaptım."

Nazilli Belediye Meydanı'na konulacak olan Osmanlı Çeşmesi'nin yapımına devam ettiğini dile getiren Korkmaz, çeşmenin projesinin çizimini de İstanbul'daki iç mimar olan kızı Hande Korkmaz'ın yaptığına işaret etti.

Korkmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İstanbul'dan getirdiğimiz ustalarımızla birlikte eser için çalışıyoruz. Eserimizi bir ay içinde tamamlayacağız. Çeşmemizin üzerindeki eski yazı Kur'an-ı Kerim'den alınmış bir ayettir. Ve daha önce yapılmış olan çeşitli Osmanlı çeşmelerinde de kullanılmıştır. Bu ayet 'yaşayan her canlıyı sudan yarattık' mealindeki bir ayettir. Nazilli Belediye Meydanı'na konacak Osmanlı Çeşmesi, masif taşlardan yapılıyor. En önemli kısmı kurnaların bloktan tek parça halinde çıkıyor olması. Taşların birbirlerine geçme usulü ile yapıyoruz ve ben bu esere çok büyük bir deprem olmazsa 700 yıl ömür biçiyorum.

Osmanlı Çeşmesi'nin içi olduğu gibi boş. İçine soğutucu hazneler konacak. Soğuk suyun yanı sıra istenirse çeşmelerden şerbet de akabilir. Isıtıcı koyarsak, sahlep ve çorba da akar. Osmanlı Çeşmesi'nin Cumhuriyet döneminde yapıldığı anlatmak için ay yıldız kondu. Vatandaş yaptırsa ay yıldızı yatay olurdu. Resmi kurum olduğu için yukarı doğru yaptık. Çeşmeyi yetiştirmek için geceleri dahi çalışıyoruz. Bu çeşme Türkiye'deki ender eserlerden biri olacaktır."

Korkmaz, Nazilli'de belediye meydanında yapmakta oldukları Osmanlı çeşmesini tamamladıktan sonra Nazilli'de başka kalıcı eserler yapmayı istediklerini, İzmir Konak Meydanı'ndaki Saat Kulesi'nin bir benzerini Türk ve Selçuklu motifleri ile işleyerek yapmayı amaçladığını dile getirdi.

Korkmaz, "Bu 1901 yılından beri yapılacak olan ilk eserlerden biri olacaktır. Bugüne kadar pek çok çeşidi ve imitasyonu yapılmışsa da bize ait olanı yapılmamıştır. Biz kendi Türk, Osmanlı ve Selçuklu motifleri ile bezenen bir saat kulesini yapmayı düşünürüz. Arzu edilirse onu da yapmayı isteriz" diye konuştu.