osmanlı Teması
RSS
Siteye Giriş Favoriler
  • Büyük Tutkular Yeteneğinide Kendisi Yaratır.(Fatih Sultan Mehmed Han)
  • Davamız Kuru Bir Cihangirlik Davası Değildir Davamız Bilakis İslam Davasıdır(Ertuğrul Gazi)
  • Osmanlılar Kainat Tarihinin Gördüğü En Büyük İmparatorluklardan Birini Kurdular.
  • Osmanlı Başarısının İki Sebebi: Devlet Teşkilatında Mükemmellik Ve Askeri Teknikteki Üstünlük İdi.
  • Osmanlı Başarısının Asıl Sebebi: Adalet Düzenindeki Üstünlük Ve İnsaniliktir.
  • Osmanlı Bu Gün: Dünyanın Geri Kalan Devletleri Toplam Gücü Üzerinde Bir Kudrete Sahiptir.

Berbera daki Osmanlı mirası

Berbera daki Osmanlı mirası
Berbera daki Osmanlı mirası
Dile kolay; tam 361 yıl Osmanlı himayesinde kalmış Somaliland’ın liman şehri Berbera’da ecdadın inşa ettiği camiler, hastaneler, konaklar hâlâ dimdik ayakta…
Yaklaşık bir yıl önceydi. Eğitim gönüllüleri, dünyanın dört bir yanındaki Türk okullarına bir yenisini daha eklemek için soluğu ülkedeki geçiş yönetiminin cumhurbaşkanı Şeyh Şerif Ahmet’in yanında aldı. Burası iç savaşla kırılan, 20 yılı aşkındır merkezî yönetimden yoksun, üstelik Şebap örgütünün terör estirdiği Somali’ydi. Okul ise iç karışıklıklar neticesinde 1991’de özerkliğini ilan edip Somali’den ayrılan ve kuzeyde Somaliland adında bir devlet kuran, başkentlerini de Hergeisa ilan eden bölgede açılmak isteniyordu. Ancak dengeler gözetilerek Somali’deki hükümetin de onayı alınmalıydı. Şeyh Şerif Ahmet, eğitim gönüllülerine şunu söyleyecekti: “Okul açın. Oradaki kardeşlerimize de eğitim götürün. Çünkü sizler gittiğiniz yerlerde bölücülük, ayrılık gayrılık değil, barış ve huzur tesis ediyorsunuz. Gittiğiniz yerlere birlik ve beraberlik götürüyorsunuz. Başkası olsa izin vermezdim ama sizler Osmanlı’nın torunlarısınız.”

Ve eğitim gönüllüleri çok geçmeden Hergeisa’ya giderler. Burada büyük ilgi görürler. Çünkü onlar Şeyh Şerif Ahmet’in dediği gibi yıllar önce bu topraklarda huzur temin eden Osmanlı’nın torunlarıdır. Evet, Osmanlı İmparatorluğu tam 361 yıl Somali’nin büyük bölümünde, özellikle de bugün özerkliğini ilan eden Somaliland’da huzur temin etti. Bölgeye camiler, su yolları, hastaneler, konaklar yaptı. Bu yatırımların büyük bölümü bugün ayaktaydı. Özellikle liman şehri Berbera’da gördüğümüz Osmanlı camisi, konakları, hastanesi bizi hem mutlu etti hem de hüzünlendirdi. Bir zamanlar dünyanın dört bir yanına adalet dağıtan bir imparatorluğun torunları olmak ama aynı zamanda bu tarihî zenginlikten bihaber yaşamak ikilemi arasında gidip geldik.

Osmanlı’nın Somali’ye ilgi duymasının en önemli sebebi, bölgenin Aden Körfezi ve Babü’l Mendep Boğazı’nı kapsaması, Kızıldeniz’in girişini kontrol etmesi ve bu sebeple kutsal toprakların (Mekke ve Medine) güvenliği için önemli olmasıydı. Bölge aynı zamanda Hint Okyanusu’na hâkim stratejik konumdaydı.

Bugünkü Somali’nin tamamı olmasa da kuzeyini kapsayan ve Kızıldeniz’in girişini denetleyen stratejik bölümü, kısmen Yemen kısmen de Habeş Eyaleti’nin bir parçası olarak 1555-1916 arasında 361 yıl Osmanlı’ya bağlı kaldı. Bu bölgede en önemli merkez Zeyla’ydı. Berbera daha doğuda yer alıyordu. En doğudaki Ras Hafun’a kadar uzun bir sahil şeridi Osmanlı sancağı altındaydı.



Somali, İstanbul’a uzak olduğu için doğrudan idareye alınması masraflı görünüyordu. Bu yüzden zaman zaman bölge geçici olarak Mısır Hidivliği’ne devredildi. 1888’de bölge hidivlikten alınarak tekrar İstanbul’a bağlandı. Osmanlı, Somali’nin devletin topraklarından biri olduğunu göstermek için her yıl toplanan vergilerden bir miktarını bu memleketin imarına harcadı.

Asırlar boyunca İngiltere, İtalya ve Fransa da bölgede etkin olmak istedi. Berbera ve civarı özellikle İngilizlerin etkili olmak istedikleri yerlerden biriydi. 3 Ekim 1884’te Berbera Limanı’na İngiliz komutan Lord Granvil’in tecavüzü karşısında İngiltere’ye nota verildi: “Berbera’nın dâhil olduğu Somali arazisi eskiden beri müstemlekat-ı şahaneden ma’duddur. Bu arazide gerek hükümdar ve gerek Halife-i Müslimin sıfatıyla padişahın namı daima lisan-ı ta’zim ve ihtiram ile yad ve liva-yı Osmani temevvüc eylemekte olup şimdiye kadar hiç kimse bu kıta üzerindeki hukuk-ı hükümranımıza itiraz etmemişlerdir.”

Osmanlı, Almanya ile birlikte 1. Dünya Savaşı’na girme aşamasındayken Habeşistan Kralı Lij Yasu’yu kendi saflarına çekmek için Zeyla’dan Belhar’a kadar 120 kilometrelik sahil şeridini bu krala vermeyi teklif etti. Ancak İngilizler ve Fransızlar bu gelişme üzerine harekete geçerek Müslüman olduğunu gizlemeyen ve Osmanlı devletine karşı dostluğu bilinen kralı tahttan indirdi. Böylece Osmanlı’nın bu topraklardaki hakimiyeti fiilî olarak 1916’da sona erdi. Ardından da Somali’nin kuzeyine İngilizler, güneyine ise İtalyanlar yerleşti. Bugün Cibuti ülkesinin bulunduğu alana ise Fransızlar hâkim oldu. Somali 1960’ta bağımsızlığını ilan etti. 1991’de ise iç savaşa sürüklendi. Aynı yıl Somaliland bölgesi de özerkliğini ilan etti.

Zeyla, Belhar, Ras Hatun’u görme fırsatımız olmadı. Oradaki Osmanlı eserlerini de... Ancak bugün oldukça geri kalmış durumda olan Berbera’da Osmanlı eserleri zamana meydan okurcasına ayakta. Cami ibadete açık, hastane de öyle... Osmanlı paşalarının yaptırdığı konaklarda ise yerli halk oturuyor. Konakların TİKA tarafından restore edileceğini öğrendik. Osmanlı’nın küçük bir liman kurduğu Berbera, ticaret gemilerinin uğrak yeri. Osmanlı’nın Berbera’ya 160 kilometre uzaklıktan su getirdiği de kaynaklarda yer alıyor.

Türk öğretmenler, yani Osmanlı’nın torunları, atalarının ayrılmasından tam 96 yıl sonra Somaliland’ın başkenti Hergeisa’ya geldi. Özerk ülkenin millî eğitim bakanı öğretmenlere bağrını açtı. Şehrin merkezi diyebileceğimiz yerde hatırı sayılır bir araziyi okul yapımı için kendilerine tahsis etti. Yaklaşık 4 hafta önce okulda eğitim başladı. Okul inşaatını sürdüren Zafer Bey’le birlikte 4 Türk, 2 Somalilandlı öğretmen; müdür Bülent Bey’in önderliğinde Osmanlı’nın bayrağı bıraktığı yerden devraldı ve ülkede birlik beraberliği tesis edecek nesil yetiştirmek için kolları çoktan sıvadı.

Geri
Henüz yorum yapılmamıştır.

Oylar:
Average members rating (out of 10) : Henüz Oylanmamış   
Votes: 0