Osman Paşa’nın 1733 yılında kazandığı zaferden padişah o kadar memnun olmuştu ki haber getiren kişiye bir avuç altın bahşiş vermişti. Topal Osman Paşa’nın zafer kazandığı günlerde bir torunu oldu.

Çok sevinen Topal Osman Paşa bahşişler dağıtmıştı. Bebeğe Osman adı verildi. Topal Osman Paşa’nın oğlu Ahmet Paşa da başarılı bir askerdi. Küçük çocuğun, dedesi Topal Osman Paşa gibi başarılı bir asker olmasını istiyordu. Acaba başarılı bir komutan olabilecek miydi? Bu sorunun cevabını öğrenmek için yıldız falına baktırmak istedi. Böylece çocuğun geleceğini önceden öğrenebileceğine inanıyordu. Yıldız falına bakanlar, sihirli olduğu kabul edilen astroloji levhasından yararlanırlardı.

Bu levhanın ön yüzü, gök küresinde on iki takım yıldızın sıralandığı burçlar kuşağı için bölünmüştü. Bu levha ile geçmişte olan ve gelecekte meydana gelecek bütün olayların öğrenileceği kabul edilirdi. Astroloji levhasında önemli sorunlarla ilgili soru ve cevaplar bulunmasına çalışılırdı. Levhada bunlara uygun gelen ve üzerinde sayılar ve harfler yazılmış yarıçaplı bir sistem vardı. Levhanın arka tarafında 7105 küçük bölmeye ayrılmış bir dikdörtgen bulunmaktaydı.

‘Bu çocuk vezir değil bilim adamı olsun!’

Ahmet Paşa, çocuğunun gelecekte karşılaşacaklarını öğrenebilmek için falcıya gitti. Falcı, Ahmet Paşa’ya çok önemli uyarılarda bulundu: ”Çocuğun ilim alanında ilerlesin. Sakın onu vezir yapmaya uğraşma. Vezirlik onun için kötü olur” dedi. Ahmet Paşa bundan çok etkilendi, çocuğu Osman’ı ilim yoluna yönlendirdi. Küçük çocuk, çok iyi eğitim gördü. Osman, üst düzeyde eğitim veren Sahn-ı Seman Müderrisi (profesör) olmuştu. Bu nedenle kendisine ‘Müderris Osman’ deniliyordu.1769’da Mora’da karışıklıklar çıktı.

Müderris Osman, Teselya’da görev yapmaktaydı. ....