2013-05-27 11:21
Tarih Haber / Macaristan da osmanlı Fırtınası Esti
Macaristan da osmanlı Fırtınası Esti
Macaristan'ın Tata şehrindeki Tata Kalesi'nde başlayan ''Osmanlı Festivali'' sona erdi. Tata Kalesi ve gölü üzerinde her yıl düzenli bir şekilde organize edilen Osmanlı Festivali'ne bu yıl 20 bin ziyaretçinin geldiği açıklandı.
Osmanlı İmparatorluğu'nun 1526-1699 yılları arasında egemenlik gösterdiği Macaristan topraklarında yüze yakın kaleyi fethetmesi festivaller zincirleriyle her yıl Macar turistlere gösterilmekte.
Bu festivallerin başında gelen Tata Kalesi Osmanlı Festivali'ne gelen yerli ve yabancı turist sayısında patlama yaşandığını açıklayan Macar yetkili Mihaly Zombor, önümüzdeki yıldan itibaren bu festivale Türkiye'den Mehter Takımı getirmek istediklerini açıkladı. İHA muhabirine konuşan Zombor, Osmanlı İmparatorluğu ile Macar devleti arasında yaşanan savaşların sayısının çok da fazla olmadığını, Avusturya İmparatorluğu'na karşı 18'nci asrın başında yapılan savaşta Macar Prensi II. Ferenç Rakoczi'nin ve yine Avusturyalılara karşı 1849 yılında yapılan Özgürlük Savaşı'nın lideri Lajos Kossuth'un Avusturya İmparatorluğu'ndan kaçarak Osmanlı'ya sığındığını kaydetti.
Macaristan'da 3 yıl önce Yeniçeri birliği kuran ve bu birliğin komutanlığını yapan Csaba Balint ise, Tata şehrinin yaklaşık 140 yıl Osmanlı egemenliği altında kaldığını, buradaki kalenin gölün hemen yanına kurulduğunu, Topkapı Sarayı'nda ortaya çıkan belgelere göre Osmanlı'nın Tata şehrini ‘'Gölbaşı'' olarak isimlendirdiğini söyledi. Balint, şu an yaklaşık 100 kişiden oluşan bir Yeniçeri birliklerinin olduğunu, birliğe katılımın her geçen gün arttığını, Macaristan topraklarının yanı sıra yabancı ülkelere de giderek Yeniçeri kültürünü ve adetlerini yaşatmaya gayret ettiklerini açıkladı. Balint ayrıca, ‘‘Türkiye Cumhuriyeti'nin bu yıl yapılacak olan 90. yıl kutlamalarına Yeniçeri birliğimle katılmayı çok istiyorum. İstanbul'da Yeniçeri elbiseleriyle geçiş törenine katılmak bana ve birlik askerlerine büyük gurur verecektir'' şeklinde konuştu.
Festivalde Osmanlı ordusu ve Macar ordusunun temsili savaş sahnelerinin gerçek tüfek, Yay, top ve kılıçlarla olduğunu ifade eden Balint, ‘‘Savaş sahneleri gerçeğini aratmıyor, ancak savaşın sonunda her iki taraf askerlerinin de izleyicilerin önünde birbirlerine sarılması büyük alkış alıyor'' diye konuştu.
Osmanlı İmparatorluğu'nun 1526-1699 yılları arasında egemenlik gösterdiği Macaristan topraklarında yüze yakın kaleyi fethetmesi festivaller zincirleriyle her yıl Macar turistlere gösterilmekte.
Bu festivallerin başında gelen Tata Kalesi Osmanlı Festivali'ne gelen yerli ve yabancı turist sayısında patlama yaşandığını açıklayan Macar yetkili Mihaly Zombor, önümüzdeki yıldan itibaren bu festivale Türkiye'den Mehter Takımı getirmek istediklerini açıkladı. İHA muhabirine konuşan Zombor, Osmanlı İmparatorluğu ile Macar devleti arasında yaşanan savaşların sayısının çok da fazla olmadığını, Avusturya İmparatorluğu'na karşı 18'nci asrın başında yapılan savaşta Macar Prensi II. Ferenç Rakoczi'nin ve yine Avusturyalılara karşı 1849 yılında yapılan Özgürlük Savaşı'nın lideri Lajos Kossuth'un Avusturya İmparatorluğu'ndan kaçarak Osmanlı'ya sığındığını kaydetti.
Macaristan'da 3 yıl önce Yeniçeri birliği kuran ve bu birliğin komutanlığını yapan Csaba Balint ise, Tata şehrinin yaklaşık 140 yıl Osmanlı egemenliği altında kaldığını, buradaki kalenin gölün hemen yanına kurulduğunu, Topkapı Sarayı'nda ortaya çıkan belgelere göre Osmanlı'nın Tata şehrini ‘'Gölbaşı'' olarak isimlendirdiğini söyledi. Balint, şu an yaklaşık 100 kişiden oluşan bir Yeniçeri birliklerinin olduğunu, birliğe katılımın her geçen gün arttığını, Macaristan topraklarının yanı sıra yabancı ülkelere de giderek Yeniçeri kültürünü ve adetlerini yaşatmaya gayret ettiklerini açıkladı. Balint ayrıca, ‘‘Türkiye Cumhuriyeti'nin bu yıl yapılacak olan 90. yıl kutlamalarına Yeniçeri birliğimle katılmayı çok istiyorum. İstanbul'da Yeniçeri elbiseleriyle geçiş törenine katılmak bana ve birlik askerlerine büyük gurur verecektir'' şeklinde konuştu.
Festivalde Osmanlı ordusu ve Macar ordusunun temsili savaş sahnelerinin gerçek tüfek, Yay, top ve kılıçlarla olduğunu ifade eden Balint, ‘‘Savaş sahneleri gerçeğini aratmıyor, ancak savaşın sonunda her iki taraf askerlerinin de izleyicilerin önünde birbirlerine sarılması büyük alkış alıyor'' diye konuştu.